05 Haziran 2017, Pazartesi
2540

Uzun süredir gündemi meşgul eden ve çeşitli gelişmelerle sıcaklığını koruyan Endüstri 4.0 meselesini inceledik.

 

Endüstri 4.0; İş süreçlerinin veriye dayalı bilimsel metotlarla yönetildiği, Nesnelerin İnterneti, Büyük Veri ve Makinalar Arası İletişimteknolojilerinin birlikte kullanılması ile ortaya çıkan yeni Sanayi Devrimi’ne verilen isimdir.

 

Bu teknolojilerle birlikte üretim sahasındaki tüm ekipmanın kendine özel bir internet adresi ile tanımlandığı sistem mimarisi içinde; tüm süreçlerdeki her an üretilen tüm verilerin depolandığı, kullanıcı tanımlı formüller ve algoritmalarla işlendiği, Büyük Veri Analitiği yoluyla süreç yöneticileri için «Anlamlı Bilgi» haline getirildiği ve kural bazlı senaryolarla otonom üretim süreçlerinin kurgulandığı bir Akıllı Üretim altyapısı oluşacaktır. Diğer bir deyişle, şirket varlıkları içerisindeki tüm donanım ve yazılımların ideal bir entegrasyonu hedeflenmektedir.

 

Endüstri 4.0 başlığı altında devrim niteliğinde değişiklikler ve benzersiz olanaklar vaat eden bu teknoloji dalgasını yakalamak için ;

 

– Veri üreten noktalar

– Üretilen veriyi aktaran haberleşme altyapısı

– Aktarılan veriyi işleyip, raporlayan Büyük Veri yazılımları

– Makineler arası iletişimi sağlayan bir haberleşme ağı oluşturulmalıdır.

 

Bütünsel bir yaklaşım içerisinde bu vizyonu hayata geçirmek için tüm Dünya’da yoğun bir şekilde ürünler, standartlar, uygulama pratikleri geliştirilmektedir. Endüstri 4.0 Devrimi’ni yakalamak için işletmelerin önünde kesin hatlarla belirlenmiş, tek bir yol haritası yoktur. Şirketler ancak kendi vizyonları, hatta bu devrimin mümkün kılacağı yeni iş modelleri ve varoluş nedenleri – misyonları – doğrultusunda belirleyecekleri stratejiler ile Endüstri 4.0’a ulaşabilir.

 

TÜRKİYE MAKİNECİLERİ ALMANYA DANIŞMANI AHMET YILMAZ’IN KONUYA İLİŞKİN FİKİRLERİNİN YER ALDIĞI MAKALEYİ DİKKATE ALMAKTA FAYDA VAR:

 

Endüstri 4.0 tanımı bir Alman icadıdır ve Almanya endüstrisinin bugünü ve yarını ile ilgili tasavvurları, vizyonu kapsar. Tanımı anlamak için Alman endüstrisinin dününü, bugününü, sorunlarını, geleceğe bakış açısını ve sorun çözmede maharetini, bunun için geliştirdiği metotlarını iyi kavramak gerekir. 2011 yılında Almanya’da başlayan bu yeni durumu/fenomeni tanımlama çalışmaları yaklaşık dört sene sonra bir içerik tanımı buldu kendisine. Bu sürecin gelişimini burada tekrar etmek istemem ama oldukça ilginçtir. Dünyanın değişik coğrafyalarında da sanayinin geleceği hakkında bazı öngörüler ve bunu anlamaya yönelik tanımlamalar var. Tüm bu farklı kavramların bir derdi var ve o da, sanayi toplumunun bugününü anlamak ve geleceğine yön vermek. Dolayısıyla kavramları çıktıkları coğrafyanın gerçeklikleri ile anlamak ve anlamlandırmak gerekmektedir. Daha sonra hangi kavramların ve buna bağlı içeriğin evrensel manada etkin olduğu/olacağı süreci izliyor olacağız. İnternet ve enformasyon teknolojileri konusunda diğer bölgelere nazaran bir hayli ilerde olan ABD’de nesnelerin interneti (Internet of Things) döneminin başladığını duymuştuk. Bu döneme bağlı olarak Alman Endüstri aktörlerinin sorduğu soru; bu nesneleri üretecek olan fabrika nasıl bir fabrika olacak/olmalıdır? Bu fabrikanın içi (katma değer zincir yapısı) ne tür bir değişikliğe uğrar/uğramak zorunda? Tekil olarak fabrikaların teknoloji gelişmişliğine uygun olarak iyileştirilmesi, mükemmel hale getirilmesi zaten üzerinde sürekli çalışılan bir alandı, peki bunun ötesi nasıl olacak? Fabrikaların birbirleriyle irtibatlandırılması ve fabrikaların yer aldığı toplumsal zeminde değişen talep ve ihtiyaçlar nasıl bir sisteme entegre edilecek? Tüm değişiklikler, yeni sanal ve reel gerçeklikler olarak hangi teknolojilerle başarılabilecektir?

 

Almanların kullandığı Endüstri 4.0 kavramı, odağında bulut bazlı CPS (Cyber Physical System) olan toplam bir üretim sistemi -katma değer sistemi- ve bunun tetiklemesi ile yeni bir endüstriyel toplumsal gelecek tasavvurudur. Bu genel söylemden hareketle şimdi kısaca yarının işletmelerinin yönetme-işletme mekanizmasının nasıl olacağı üzerine kısaca değinelim. Burada önemli ölçüt klasik-statik (yani bugünkü) uygulamalardan bulut bazlı daha verimli, ademi merkeziyetçi, esnek üretim ve hizmet sunuma geçiştir.

 

ENDÜSTRİ 4.0’IN BİR ELEMENTİ OLARAK “SMART FACTORY”

 

Bir fabrikanın yönetim şeklini piramid olarak düşünürsek; en altta CNC makineleri bunun üzerine inşa edilmiş hücre birim yönetimi olarak SPS, yönetim için SCADA (Supervisory Control and Data Acqusition), planlama için MES (Manufacturing Execution Systems) ve tepede de ERP (Enterprise Resource Planning) sistemi yer almaktadır. Belki çoğumuza bu modelleme bile ideal gelebilir ama mevcut durumda işletmeler yukarıda sayılan tüm teknikleri kullanabiliyor. Toplam katma değer zincirinin bir halkası olarak işletmeler yeniden dizayn edilirken mimari yapı olarak piramidin yerini esnekliği sağlayan bulut (cloud) içinde farklı bir dizilim yaratan ve yeni sanal tekniklerle desteklenen (örneğin VRC – Virtual Robot Controller, VNC – Virtual Numerical Control) ademi merkezi bir yönetme-işletme modeline geçecektir. Bu tür işletme modelinin tedarikçi firmalarla ve/veya diğer üretim üniteleri ile irtibatlanması da yine bulut temelli bir sistem üzerinden tasavvur edilmektedir.Reel hayatta bu tasavvurun gerçeğe dönüşmesi biraz zaman alsa da sanal ortamlarda bunlar artık bir gerçeklik olmaya başladı. Zaten CPS’in kendisi de fiziksel dünya ile sanal dünyayı birbirine bağlayan teknik çözüm olarak düşünülmüş değil mi? Endüstri 4.0’ın bir elementi olarak “Smart Factory” konusuna kısa değinmemin gerekçesinden de anlaşılacağı üzere, işletmelerimizi yeni çağın gerekliliklerine göre hazırlamak zorundayız. Aksi takdirde gerek mamul ürün (makine, tesisat) sağlayan işletmelerimiz gerekse de tedarikçi olarak fonksiyon gören işletmelerimiz büyük bir tehlike altına girecektir.

 

KURUMSAL GELİŞİM VE DİJİTAL DÖNÜŞÜM UZMANI AYSU SAĞDIÇ’IN, KONU ÜZERİNE YAZDIĞI MAKALEYE GÖZ ATALIM:

 

Dijital Dönüşüm Sadece Endüstri 4.0’dan mı İbaret?

 

Şüphesiz ki iş dünyasında, 2016’nın en fazla konuşulan konusu Endüstri 4.0 veya diğer adı ile Sanayi 4.0 (4. Sanayi Devrimi) oldu. Üzerine çok makaleler yazıldı, zirveler düzenlendi. Hepsinde ortak nokta şu: “Endüstrideki bu değişime ayak uyduramayan her işletme önümüzdeki 5 yıl içerisinde tarih olacak.” Modern otomasyon sistemlerini, veri alışverişlerini, üretim teknolojilerini, nesnelerin internetini kullanan işletmeler endüstride yaşanan bu değişim sürecini tamamlamış gibi görünseler de onları tarih olmaktan kurtaracak değişimi tam anlamıyla başarmış sayılmazlar. Bunun nedeni işletmelerin ayakta kalmalarını sağlayacak dönüşümün sadece Endüstri 4.0’dan ibaret olduğu yanılgısı. İşletmeleri ayakta tutacak ve rakiplerinden sıyrılmasını sağlayacak dönüşümün kendisi aslında Dijital Dönüşüm. Endüstri 4.0 dediğimiz ise Dijital Dönüşümün gerçekleşmesine yardımcı olan, nesnelerin interneti, internet ve siber sistemlerden oluşan bir değerler bütünüdür.

Dijital Dönüşüm Nedir ve Bu Dönüşüme Neden İhtiyaç Duyuldu?

Dijital Dönüşüm dediğimiz aslında teknolojiden yararlanarak müşteri odaklı sisteme geçmek için yapılan İş Dönüşümüdür. Yani amaç, müşteri beklentilerini karşılayacak tüm iş süreçlerini değiştirmek.

 

Bildiğiniz gibi teknolojinin gelişmesine bağlı olarak tüketicilerin beklentileri, alışkanlıkları oldukça değişim gösterdi. Haliyle de beklentileri ve alışkanlıkları bu derece değişen tüketicileri memnun eden firmalar rekabet savaşını kazanmış oluyor. İşte Dijital Dönüşüme geçme ihtiyacı tam da bu noktada hayat buluyor.

Mükemmel Müşteri Deneyiminin Sırrı: AARRR Metrikleri!

AARRR adını müşteri deneyimini en iyi şekilde yakalamak için yaratılan döngüdeki Acquisition (Edinim), Activation (Aktivasyon), Retention (Bağlılık), Referral (Tavsiye), Revenue (Gelir) başlıklarının baş harflerinden alıyor. Modern pazarlama dünyasına Steve McClure tarafından kazandırılan bu döngünün basamaklarına kısaca göz atalım.

 

misad-4_0-endustri.jpg

 

Müşteri Edinimi: Bu basamakta aslında ürün veya hizmetiniz için hedef kitlenizi belirliyorsunuz. Hedeflediğiniz tüketicinin demografik özellikleri, kullandığı dil, ilgi alanı, ihtiyacı bu basamakta analiz edilmesi gerekiyor. Yani bu basamakta potansiyel müşterileri tanıyor ve onlara ulaşmaya çalışıyoruz.

 

Müşteri Aktivasyonu: Hedef kitlemizi doğru bir şekilde edinim basamağında tespit ettiğimizi ve bizi ziyaret ettiklerini var sayalım, sıra bu kitleyi müşteriye dönüştürmede, yani hedef kitlenizi ürün veya hizmetlerinizi satın almaya ikna etmede. Bunu yapmak için yaptığınız her aktivite bu süreci oluşturuyor.

 

Müşteri Bağlılığı: Ürünleriniz veya hizmetleriniz ne kadar iyi olursa olsun ilk kazandığınız müşteriler, satın alma işlemini sürekli yapmıyorsa satış başarısından bahsetmek pek mümkün değil. Çeşitli stratejilerle müşteri bağlılığını sağlayıp satın alma davranışını sürdürülebilir hale getirdiğinizde gerçek başarıyı yakalamış oluyorsunuz.

 

Müşteri Tavsiyesi: En güzel reklam kulaktan kulağa yayılan haberlerle yapılan reklamdır diye boşuna söylemiyorlar. Müşterilerinizin sizi başkalarına tavsiye etmesi daha çok müşteri kazanımı demektir.

 

Müşteri Geliri: Ürün/hizmetinizden gelir elde etme basamağıdır. Potansiyel müşterilerinizin dikkatini nasıl çekersiniz ve ödeme süreçlerinizde nelere önem vermelisiniz gibi soruların cevaplarını aradığınız ve buna göre stratejiler geliştirmeniz gereken basamaktır.

 

İşte bu metrikteki başlıkların gerçekleştirilebilmesi, işletmenizdeki tüm süreçlerin müşteri odaklı olarak dönüştürülmesinden geçiyor. Yani bir Dijital Dönüşüm Yol Haritanız olmazsa ve sadece akıllı fabrikalardan ibaret bir dönüşüm gerçekleştirdiyseniz, satış sürdürülebilirliğiniz pek de mümkün görünmüyor. Sanayi 4.0’a geçmeniz rakipler ile başa çıkmanıza yetmeyebilir.

Diğer Genel Haberler

MISAD Bursa Ziyaretinde!

MISAD, Bursa Mimar Sinan Meslek Lisesi'nde ısıl işlem dersi alan 11 ve 12. sınıf...

Karabük Demir-Çelik Sempozyumundayız

Çelik Endüstrisi ve İnovasyon Konferansı

Ekonomi Bakanlığı Ziyareti

İstanbul Sanayi Odasında Isıl İşlem Sektör Konuları Tartışılırken

Gösterilen Yakın İlgi Ve Misafirperverlik İçin Teşekkür Ederiz

Petrofer - İzmir...

MISAD aylık olağan toplantısını yaparak çeşitli konuları karara bağladı.

MISAD aylık olağan toplantısını yaparak çeşitli konuları kar...

Türkiye İstatistik Kurumu nda düzenlemiş olduğumuz toplantı oldukça verimlimli geçti.

Nace kodumuz ile ilgili Ankara'da Türkiye İstatistik Kurumu'...

Maliye bakanlığında problemlerimizi anlatırken

Mustafa V. Koç a Allah tan rahmet, değerli ailesine, sevenlerine ve milletimize başsağlığı dileriz

Türk ekonomisinin gelişmesi için büyük gayret gösteren, iş d...